Başarı İçin Duygusal Zeka Mı Yoksa IQ Mu Daha Önemli
Hayatta başarılı olan insanların yaptıkları, çalışmaları ve başarı hikayeleri hep merak edilir. Bu insanların doğdukları yer ve yetiştikleri aile ortamından tutun, eğitim hayatına kadar tüm başarıları ve hatta başarısızlıkları bile incelenip örnek alınmaya çalışılmıştır. Fakat ben bu yazımda başarılı kişilerin hayatını değil, başarıyı sağlayan asıl şeyin Duygusal Zeka'mı yoksa IQ'mu daha önemli onu paylaşacağım.
Birçok insan başarılı kişilerin hayatlarındaki olumlu yönleri kendilerine örnek alıyor. Bu durum sonucunda ise bilim adamlarını zeka ve başarı arasındaki ilişki konusunda aştırma yapmaya yöneltiyor. Son yıllarda yapılan araştırmalar ise üstün başarılı insanların sadece IQ değil aynı zamanda duygusal zeka seviyelerinin de yüksek olduğunu gösteriyor. Aynı zamanda da başarılı insanların sağlam bir karakter ve kişilik yapısına sahip olduğu birçok incelemede görülmüştür.
Ancak burada sağlam bir karakter ve kişilik yapısına nasıl sahip olunur sorusu akla gelmekte. Sağlam karakter ve kişilik yapısı için yalnızca zeka (IQ) yeterli midir? Yoksa son yıllarda birçok araştırmaya konu olan duygusal zeka (EQ) daha mı önemlidir? İlk olarak IQ nedir? sorusunun cevabını vermeye çalışalım.
IQ Nedir: Zeka yani “Intelligence Quotient” kısaca IQ kişilerin öğrenebilme, öğrendiklerini belleğinde saklama ve aktarabilme yeteneği olarak tanımlanır. Yüksek IQ’ya sahip kişiler daha çabuk ve kolay öğrenir ayrıca daha başarılı olurlar. Fakat hızlı öğrenme ve üstün başarı sağlamak için sadece IQ yeterli değildir.
Kişinin anne ve babasından aldığı kalıtsal özellikler IQ miktarını belirleyen en önemli unsurdur. Son zamanlarda yayınlanan popüler makalelerde bebeklerin zekasının yüzde 69’unu annesinden aldığı savunulmaktadır. IQ miktarı genellikle doğuştan itibaren sabit olarak kaldığı bilinmekte.
Yapılan incelemeler sonucunda başarıda esas belirleyici unsurun duygusal zeka (Emotional Quotient) kısaca EQ olduğu savunulmaktadır. Duygusal zeka, adı üstünde olduğu gibi insanın duygularını denetim altında tutarak olaylar karşısında direnme, sabretme ve zorluklar ile başa çıkma becerisidir.
ABD’deki bir üniversitede bu husus hakkında yapılan bir inceleme ilgi çekici, olağanüstü sonuçlar ortaya çıkarmıştır. Teste tabi tutulan çocuklara tabaklarına bırakılan ilk lokumu 15 dakika boyunca yememeleri söylenmiş ve ilk lokumu yememeleri durumunda ikinci bir lokum daha verileceği belirtilmiş.
Çocukların bazılarının verilen ilk lokumu yemediği ve sabırla sürenin geçmesini beklediği görülürken bazı çocukların ise dayanamayıp ilk lokumu yediği görülmüştür.
Devam eden incelemeler sonucunda ikinci lokumu kazanabilmek için ilk lokumu yemeyen çocukların okul yaşamı, meslek yaşamı ve özel yaşamlarında başarılı oldukları görülmüştür.
Bkz: Daha Başarılı Olabilmek İçin 4 Farklı Odaklanma Yöntemi
Hayatta üstün başarıya sahip olmak için aslında önemli olan sadece IQ yada EQ miktarının yüksek olması değildir. Dünyada incelenen çok sayıda insana ait zeka seviyesi sonucunda sadece IQ miktarı yüksek olanların ya da sadece duygusal zeka açısından güçlü insanların başarılı olamadıkları görülmüştür. Aslında dikkat edilmesi gereken konu hem IQ hem de EQ olarak yeterli bir seviyeye sahip olmaktır.
Zekamızı güçlendirmek veya zeka seviyemizi artırmak için neler yapmalıyız diye merak ediyor olabilirsiniz. Bunun için ilk olarak kendimize zeka testi uygulayarak seviyemizi belirlememiz yararlı olacaktır.
Özellikle pek çok internet sitesinden bulabileceğimiz IQ testi ve EQ testi ile kendi seviyemizi kolaylıkla belirleyebiliriz. Devamında ise kendi seviyemize uygun zeka soruları çözmek, beyin jimnastiği yapmak zeka seviyemizi artırmak için çok yararlı olacaktır.
İlginizi çekebilir: Sıradışı Hafıza Teknikleri İle Unutkanlıktan Kurtulun!
Günümüzde globalleşen dünyada, toplumsal ortamlarda ne kadar yetişkin olduğumuzu gösteren duygusal zekanın önemi daha da artmıştır. Örneğin zekayı buzdağı olarak tanımlarsak, IQ görünen kısım, EQ ise suyun altında kalan kısım olarak düşünülebilir.
1995 senesinde psikolog ve zeka bilimci Daniel Goleman tarafından duygusal zeka (EQ) tanımlandıktan sonra düşük IQ’ya sahip bazı insanların yüksek IQ’ya sahip insanlara göre yüzde 70 daha başarılı olmaları anlaşılabilmiştir.
Duygusal zeka açıklandıktan sonra insani davranış ve hayatımızı belirleyen EQ’nun, öğrenme merkezli IQ’dan daha önemli olduğu düşünülmeye başlanmıştır. Son yıllarda her ne kadar EQ’nun IQ’dan daha fazla öneme sahip olduğu düşünülse de iki zeka seviyesinin de birlikte önemli olduğu bir gerçektir.
Önemli olan diğer bir konu ise duygusal zekası yüksek insanların duygusal, çok hayal kuran kişiler olmadığı aksine hayata daha gerçekçi baktıkları, ayaklarının yere sağlam bastığı ve yaşadıkları dönemin farkında olduklarıdır.
 |
| Başarı İçin Duygusal Zeka Mı Yoksa IQ Mu Daha Önemli |
Birçok insan başarılı kişilerin hayatlarındaki olumlu yönleri kendilerine örnek alıyor. Bu durum sonucunda ise bilim adamlarını zeka ve başarı arasındaki ilişki konusunda aştırma yapmaya yöneltiyor. Son yıllarda yapılan araştırmalar ise üstün başarılı insanların sadece IQ değil aynı zamanda duygusal zeka seviyelerinin de yüksek olduğunu gösteriyor. Aynı zamanda da başarılı insanların sağlam bir karakter ve kişilik yapısına sahip olduğu birçok incelemede görülmüştür.
Ancak burada sağlam bir karakter ve kişilik yapısına nasıl sahip olunur sorusu akla gelmekte. Sağlam karakter ve kişilik yapısı için yalnızca zeka (IQ) yeterli midir? Yoksa son yıllarda birçok araştırmaya konu olan duygusal zeka (EQ) daha mı önemlidir? İlk olarak IQ nedir? sorusunun cevabını vermeye çalışalım.
IQ Nedir: Zeka yani “Intelligence Quotient” kısaca IQ kişilerin öğrenebilme, öğrendiklerini belleğinde saklama ve aktarabilme yeteneği olarak tanımlanır. Yüksek IQ’ya sahip kişiler daha çabuk ve kolay öğrenir ayrıca daha başarılı olurlar. Fakat hızlı öğrenme ve üstün başarı sağlamak için sadece IQ yeterli değildir.
IQ Miktarı Artırılabilir Mi?
"Flynn etkisine göre doğuştan itibaren iyi bir ortam, beslenme ve eğitime sahip olan insanlar IQ miktarını yalnızca 3-4 puan artırabilir."
Yapılan incelemeler sonucunda başarıda esas belirleyici unsurun duygusal zeka (Emotional Quotient) kısaca EQ olduğu savunulmaktadır. Duygusal zeka, adı üstünde olduğu gibi insanın duygularını denetim altında tutarak olaylar karşısında direnme, sabretme ve zorluklar ile başa çıkma becerisidir.
ABD’deki bir üniversitede bu husus hakkında yapılan bir inceleme ilgi çekici, olağanüstü sonuçlar ortaya çıkarmıştır. Teste tabi tutulan çocuklara tabaklarına bırakılan ilk lokumu 15 dakika boyunca yememeleri söylenmiş ve ilk lokumu yememeleri durumunda ikinci bir lokum daha verileceği belirtilmiş.
Çocukların bazılarının verilen ilk lokumu yemediği ve sabırla sürenin geçmesini beklediği görülürken bazı çocukların ise dayanamayıp ilk lokumu yediği görülmüştür.
Devam eden incelemeler sonucunda ikinci lokumu kazanabilmek için ilk lokumu yemeyen çocukların okul yaşamı, meslek yaşamı ve özel yaşamlarında başarılı oldukları görülmüştür.
Bkz: Daha Başarılı Olabilmek İçin 4 Farklı Odaklanma Yöntemi
IQ Mu Yoksa EQ Mu Daha Önemli?
Hayatta üstün başarıya sahip olmak için aslında önemli olan sadece IQ yada EQ miktarının yüksek olması değildir. Dünyada incelenen çok sayıda insana ait zeka seviyesi sonucunda sadece IQ miktarı yüksek olanların ya da sadece duygusal zeka açısından güçlü insanların başarılı olamadıkları görülmüştür. Aslında dikkat edilmesi gereken konu hem IQ hem de EQ olarak yeterli bir seviyeye sahip olmaktır.
Zekamızı güçlendirmek veya zeka seviyemizi artırmak için neler yapmalıyız diye merak ediyor olabilirsiniz. Bunun için ilk olarak kendimize zeka testi uygulayarak seviyemizi belirlememiz yararlı olacaktır.
Özellikle pek çok internet sitesinden bulabileceğimiz IQ testi ve EQ testi ile kendi seviyemizi kolaylıkla belirleyebiliriz. Devamında ise kendi seviyemize uygun zeka soruları çözmek, beyin jimnastiği yapmak zeka seviyemizi artırmak için çok yararlı olacaktır.
İlginizi çekebilir: Sıradışı Hafıza Teknikleri İle Unutkanlıktan Kurtulun!
EQ’nun IQ’ya Üstünlüğü
Günümüzde globalleşen dünyada, toplumsal ortamlarda ne kadar yetişkin olduğumuzu gösteren duygusal zekanın önemi daha da artmıştır. Örneğin zekayı buzdağı olarak tanımlarsak, IQ görünen kısım, EQ ise suyun altında kalan kısım olarak düşünülebilir.
1995 senesinde psikolog ve zeka bilimci Daniel Goleman tarafından duygusal zeka (EQ) tanımlandıktan sonra düşük IQ’ya sahip bazı insanların yüksek IQ’ya sahip insanlara göre yüzde 70 daha başarılı olmaları anlaşılabilmiştir.
Duygusal zeka açıklandıktan sonra insani davranış ve hayatımızı belirleyen EQ’nun, öğrenme merkezli IQ’dan daha önemli olduğu düşünülmeye başlanmıştır. Son yıllarda her ne kadar EQ’nun IQ’dan daha fazla öneme sahip olduğu düşünülse de iki zeka seviyesinin de birlikte önemli olduğu bir gerçektir.
Önemli olan diğer bir konu ise duygusal zekası yüksek insanların duygusal, çok hayal kuran kişiler olmadığı aksine hayata daha gerçekçi baktıkları, ayaklarının yere sağlam bastığı ve yaşadıkları dönemin farkında olduklarıdır.
.jpg)
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorum Yazmayı Unutma